Türkiye’nin büyük şehirlerinde yaşam alışkanlıkları hızla değişiyor. Artan kira fiyatları, ulaşım sorunları ve minimalist yaşam trendlerinin etkisiyle, insanlar artık daha küçük ama daha işlevsel evleri tercih etmeye başladı. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropollerde 1+1 ve stüdyo dairelere olan ilgi dikkat çekici boyutlara ulaştı.
Eskiden daha geniş metrekareli evler “rahat yaşam” olarak tanımlanırken, günümüzde şehir merkezine yakın, kolay ulaşılabilir ve düşük maliyetli evler daha çok rağbet görüyor. Bu değişimin arkasında ise hem ekonomik gerçekler hem de modern yaşamın getirdiği hız ve sadelik arayışı yatıyor.
Küçük evlerde yaşam, insanları daha sade ve planlı bir hayat tarzına yönlendiriyor. Katlanabilir masalar, duvara gizlenen yataklar, çok amaçlı dolap sistemleri gibi pratik çözümlerle yaşam alanları verimli şekilde kullanılıyor. Ayrıca, bu tip evlerde eşyaya değil, deneyime odaklanma eğilimi de öne çıkıyor.
Gayrimenkul sektörü de bu talep değişimini fark etmiş durumda. Birçok yeni konut projesi, artık küçük metrekareli ama fonksiyonel daireler üzerine kurgulanıyor. Ev almak ya da kiralamak isteyen genç profesyoneller, öğrenciler ve tek yaşayan bireyler bu tür konutları ekonomik ve mantıklı bir çözüm olarak görüyor.
Uzmanlar, bu eğilimin önümüzdeki yıllarda daha da güçleneceğini düşünüyor. Özellikle tek başına yaşayan birey sayısındaki artış, “daha azla yaşama” felsefesini sadece bir moda akımı değil, kalıcı bir şehircilik yaklaşımı haline getirebilir.
YORUMLAR